NİYAZİ GENCELİ NİZAMİ

NİYAZİ GENCELİ
Azeri asıllı İranlı şair.Gence 1150–1214.Gerçek adı Cemalettin Ebu  Muhammet İlyas.Kuzey Azerbaycanlı bir Türk ailesinden gelmesine karşın çağının geleneğine uyarak eserlerini Farsça ile verdi.Doğuştan var olan şiir yeteneğini zamanın bilgilerini donatarak kendini sanatı ile kabul ettirmiştir.Zamanın geleneklerine uyarak devlet büyüklerine yazdığı övgü ve şiirlerle geçimin temin etmiştir.Gazellerinde beyit ilkesine dayanarak konu bütünlüğü aramadığı mesnevilerde ise çağdaş romanın insanlara olaylar ve serüvenler gelişimine dikkat ederek konu sağlamlığını sağladığı açıktır.İlk kez beş mesnevi yazarak Hamse sahibi olması kendinden sonraki birçok şairin izleyeceği ana yol olmuştur.Mahzen- Esrar,Hüsrev-ü Şirin,Leyla vü Mecnun,Heft Peyker,İskandername,ilki ikibindörtyüz beyitlik biri ahlak ve öğüt eseridir.ikincisi ise beşbinyediyüz beyitlik ünlü aşk öyküsüdür.Heft Peyker(Yedi yıldız,Yedi kat gök) Sasani hükümdarı Behram Gur'un destansı yaşam öyküsüdür.Beşbinaltıyüzbeyit sürer.İskendername ise onbinsekizyüz beyitlik tarihsel bir serüvendir.İran tarihinide kökünden etkilemiş olan Firdevsi'nin de işlediği Büyük İskender'in eylemlerini konu edinir.Divan'ının yalnızca ikibin beyitlik gazeller bölümü  ele geçmiştir.gerisi yitiktir.İran edebiyatının zengin şiir kaynaklarından biri sayılan  Nizami ardından gelenleri etkileyip divan şiirine kendi yönünü kazandırdığı gibi eserleri de dilimize kazandırılmıştır.(Ali Nihat Tarlan)
NİZAMİ
XV.yy sonlarına doğru Konya'nın Karaman İlçesinde yaşadığı ileri sürülen Nizami bu yörede divan şiirinin öncülerinden sayılır.Özellikle Ahmet Paşa'nın gazelleri'ne yazdığı benzerilerle (nazirelerle) ilgi çeken Nizami İran Şiirini çok iyi bilmesine karşılık Türkçe'nin şiir dili olarak kullanılmasına yardımcı olmuştur.Nizami'nin şiirlerinde halk deyimleri ,halk dili,halk söyleyişi geniş yer tutar.Türk dilinin ses uyumuna yapısına uymamasına karşılık "aruz" ölçüsünü başarıyla kullanan ,halk deyimlerini bu ölçüyle şiirleştiren Nizami bu becerisi nedeniyle Fatih Sultan Mehmet’in ilgisini çekmiş,İstanbul'a çağrılmıştır.XVl.yy.da yaşamış Ahmed ,Ayani gibi ozanlar da geleneği sürdürerek ağır bir dil kullanmışlar,Nizami 'nin açtığı çığırı sürdürememişlerdir.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BALTACI MEHMET PAŞA BALTAOĞLU SÜLEYMAN BEY

HOCA SADETTİN EFENDİ

ALPTİGİN ALP ER TUNGA