HONORE DE BALZAC
HONORE DE BALZAC
Fransız yazarı (Tours 1799–1850) Köy çevresinden çıkıp hukuk alanında kendini yetiştirerek Tours dolaylarında memurluklar yapan babası Bernar Francois Balsa (1746–1829) kağıt üzerinde gerekenleri yerine getirerek eski bir soyluluğun adını takınmıştır.Balzac bu girişimini yıllar sonra pekiştirerek 1821.Fransada soyluluğu köklü bir geleneğe bağlayan "de" ön takısını da adına ekleyecektir.Evliliği 1797 ellibir yaşındayken , Parisli küçük burjuva kızıyla oldu. Charlotte Loure Sallambier (1778–1854) Eşler arasındaki 32 yıllık yaş ayrılığı ,çevre uyuşmazlığı belirgin bir mutsuzluk yaratmış bu birleşmenin ilk ürünü olan Honore:Soğuk,titiz,sert tutumlu anasından sürekli yakınır olmuştur."Hiç bir zaman bir annem olmadı benim..Çok korkunçtu..görmedikçe inanılamayacak kadar korkunçtu.."12 Ocak 1850 tarihli mektup ,Hanska kontesine ) hemen ardından Katolik rahiplerin yönetimindeki bir yatılı okulda (1802–1813) evden uzakta yürütülen ilköğrenim yılları gelir.
Yetişme değişimi Napolyon'un yenilgisinden sonra ailesinin Paris'e gelip yerleşmesidir.Romanlarında yaşatacağı genişli ufuklu ve tutkulu gençler gibi o da delikanlılığın iştahlı hevesleriyle yarına güvenle bakar.Bu dönmede iki yıllık hukuk öğrenimini bitirir.(1816–1818) stajyer olarak çalıştığı hukuk bürosundan ayrılarak kendi başına yaşamak,yazmak,yaratmak, edebiyatçı olmak denemesine girişir.Roman ve hikaye denemeleri ardından alış veriş işi ve dökümcülük tasarımı gerçekleştirmeyi umdu.Sonuç tam bir iflas ve ellibin franklık borç yükü oldu.Evliliği ardından yazma denemeleri ve adını taşıyan ilk roman başarısıyla ömrünün sonuna kadar sürecek büyük romancılık yolunda en büyük adımı attı.:Les Chouans (1829).Kendisini can sıkıcı maddi tedirginliklerden incelikle kurtarırken yaşamının sevgi ve duygu boşluğunu da dolduran Madame de Berny :Balzac'ın "Dilecta" (sevgili) diye andığı "varlığını vadideki" zambak adlı ünlü romanına konu yaptığı ölümünden bir iki yıl önceye kadar (1833) saygısına sadık kaldığı,çok yararlı bir ilişkinin kahramanı oldu.Bundan sonrası sürekli bir başarı hemen bütün gazetelerde yazıları yayımlanır.Kitapları hiç beklemeden yayımlanır tanımadığı kişilerden hayranlarından mektupları alır ve kendisi hiç aksamayan bir tempoyla günde 14–16 saat çalışırdı.
1834 te bütün yazdıklarını ve yazacaklarını hem konu olan olayların tarih sırasına ve hem de tezlerine göre belli kümelere sınıfladı.Başlığını La Comedi a Humanie (insanlık komedyası) olan bu büyük çerçevenin üç ana bölümü şöyleydi.E Tudes analytigues Philosophigues (felsefe incelemeleri) E'tudes des moeurs (töresel incelemeler) Bu planın nasıl gelişip genişlediğini yeni yaratılarla ne şekilde zenginleştiğini gösterecek bir örnek olmak üzere töresel incelemeler bölümünün daha küçük kollarına ve ürünlerine bakabiliriz.Bu ana bölüm önce Özel yaşam sahneleri,Paris yaşamı sahneleri ,siyasal yaşam sahneleri ve de kırsal yaşam sahneleri diye beş büyük kümeye ayırmakta ve 61 romanı içine almaktadır.Bu toplu eserler önce bir özel anlaşma ile 1842–1848 arasında 17 cilt biçiminde yayınlandı.Balzac ölümünden önce çıkan 85 romanına 52 tane daha eklemeyi planlamışken ancak altısını gerçekleştirebildi.Arada madam Hanska ile buluşup görüşmek için yaptığı uzun geziler yeni kazanç tasarıları güzel bir ev dayayıp döşeme uğraşıyla evlilik hazırlıkları zamanını aldı.Akademiye kabul edilmek milletvekili olmak düşleride gerçekleşmedi.18 ağustos 1850 de öldü.Romanlarında çok geçen Pere-Lachaise mezarlığına gömülürken onun dehasını kabul eden Fransız edebiyatı adına Victor Hugo ünlü konuşmasını yaptı.Oturduğu ev müze haline getirildi birçok alana heykelleri dikildi.
Balzac'ı romantizmin kurtulmuş ilk gerçekçi yazar kabul eden genel görüş yaygındır. Yüze yakın romanda canlandırdığı ikibin kadar roman kişisinin yazgılarının zamanın Fransa'sını yansıtan en doğru ayna olduğunu savunanların yanı sıra işçi ve kapitalist sorunlarına vakitli bir yaklaşımda bulunmadığı için eleştirenler de az değildir.Balzac romanlarının en zengin insan duygularını,düşüncelerini sevgilerini toplum ilişkilerini içerdiğine önem veren edebiyat görüşüde geçerli olmalıdır.Birçok eseri Türkçe 'ye de çevrilmiştir.
Yorumlar
Yorum Gönder