FUZULİ MEHMED BİN SÜLEYMAN

FUZULİ MEHMED BİN SÜLEYMAN

Türk Şairi Divan Edebiyatının en büyük şairlerinden biri olarak kabul edilir.Rivayete göre Hille'de müftülük eden Süleyman adlı bir zatın oğludur.Asıl adı Mehmet 'dir.Oğuzlar'ın Bayat  kabilesine mensuptur.Mehmet Fuzuli Irak'ta Kerbela'da dünyaya geldi.Bağdatta öğrenim gördü.Azeri Türklerindendir.Şiirlerinde genelde Azeri ağzı kullanmıştır.Ömrünün Bağdat ve Kerbela 'da geçtiği söylenebilir.Yaşadığı dönem hem Osmanlı Hem de İran Safevi Türk İmparatorluğu'nun parlak dönemidir.Şii olması nedeniyle Ehlibeyt ve Kerbela olayı üstüne duygulu şiirler yazmıştır.
Çok iyi bir öğrenim görerek devrinin "akli" (geometri,fizik,astronomi vb.) ve "nakli"(hadis,tefsir vb.) bütün bilimlerini elde etmiş ,ayrıca ,Arapça ve Farsça öğrenmiş , bu dillerle de şiirler yazmıştır.
1480–1556 yılları arasında yaşadığı ve doğum yerinden ayrılmadığı ve yoksul bir hayat sürdüğü sanılan Fuzuli iyi bir eğitim eğitim görmüştür.Arapça,Farsça ve hekimlik öğrenmiştir.Şah İsmail 1508 de Bağdat'a girdiği sıralarda genç bir şair olan Fuzuli ilk mesnevisini (Beng ü bade) ona sundu.Kanuni Sultan Süleyman  Bağdat'ı alınca Fuzuli hem onun için methiyeler,hem de birçok Osmanlı Bey'i için methiyeler yazdı.
Kanuni devrinde kendisine küçük bir maaş bağlanmıştır.Fuzuli bu aylığı alamadığı için Nişancı Celalzade Çelebi'ye yazdığı ünlü Şikayetnamesi'nde hem bu haksızlığı hemde çağının bürokratik engellerini ve yolsuzluklarını  dile getirmiştir.
Fuzuli,Divan edebiyatı şairidir.Lirik şiirin en büyük ustalarından biridir.Geçim zorluğu çekmesi ,kendini sürekli koruyucu birinin bulamamış olması  ve yalnızlığı şiirlerine yansımış ve onu karamsar bir hava içinde yazmaya itmiştir.
Türkçe ve Farsça divanlarının önsözünde şiire çocuk yaşta başladığını ,en çok ta gazeli sevdiğini bildirir.İlimsiz şiirin temelsiz duvar gibi olduğunu sözün ve mananın can ve ten gibi ayrılmazlığı ifade eder.Şiir söylemenin bir yetenek işi olduğunu ve bu yeteneğin insanın yaratılışında bulunduğunu söyler.
Bu dediğine ulaşıncaya kadar ilime ve fennin kendinde toplanmasına çalışmıştır.Hatta önceleri değişik mahlaslarda şiirler yazmıştır.Farsça Divanı'nın önsözünde şöyle anlatılır.:"Bir mahlas aldım ,fakat aynı mahlasta bir şair bana ortak çıkınca onu değiştirdim. Çünkü onun şiirlerini bana yakıştırsalar bir türlü benimkini bir türlü ona yorsalar bir  türlü ..bundan kurtulmak için "Fuzuli "mahlasını aldım.Endişelerime bir kaç yönden buna çare buldum.
Bir defa ben ,himmetim sayesinde bütün ilimlerin ve fenlerin kendimde toplanmasına çalışıyordum.Bunu da bu mahlasla buldum Çünkü "Fuzul" ,"fazl" kelimesinin  çoğuludur.
Dilde Azeri Türkçesi'nin egemen olduğu Fuzuli'nin gazellerinin konusu aşktır.Bu aşk ,kavuşmak için yanıp yakılmak anlamına gelmez.Tersine onun aşk anlayışı şu beyitlerde açık olarak görülür.
"Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabib
Kılma derman kim helakım zehri dermanımdandır.
"Ya Rab bela'yı aşk ile kıl aşina beni
Bir dem belayi aşktan etme cüda beni
..............................................................
..............................................................
Başlıca eserleri şunlardır:Leyla ve mecnun,Divan,Heft-Cam(yedi kadeh),Rind-ü Zahid,Enis-ül kalp(kalp dostu),Risalei Muammeyat(bilmeceler kitapçığı)Hüsn-ü Aşk,Beng-ü bade(afyon ve şarap),Suhbet-ül Esmar,(meyvelerin söyleşmesi),Hadikat-üs süeda,Matla ül-itikad (inancın doğuş yeri).
Fuzuli Türk edebiyatında ünlü ve etkisi en yaygın şairlerden biridir.Azeri,Çağatay ve Türkiye lehçeleriyle yazan pek çok şair üzerinde onun güçlü izleri görülür.Azeri edebiyatı üzerindeki derin etkisi doğal olmakla birlikte ,onun dışında ,Çağatay edebiyatında  Ali Şir Nevai egemenliğiyle rekabet etmiş ;Osmanlı edebiyatında ise Çağdaşları Hayali ve Taşlıcalı Yahya'dan başlayarak daha sonra yetişen Bağdatlı Ruhi,Baki,Naili,Nabi,Nedim ,Şeyh Galip ,Yenişehirli Avni vb. üzerinde etkisi olmuştur.Şii bir Şair olması dolayısıyla ,Bektaşiler ve aleviler tarafından da benimsenmiş ,Alevilerin kutsal yedi şairinden biri sayılmış.şiirleri bestelenerek Bektaşi tekkelerine ve alevi "ayini cemi"lerinde söylenmiş;Hadikadüssüeda  adlı yapıtı Şiiler tarafından muharrem aylarında yapılan yas törenlerinde okunmuştur.Fuzuli'nin Halk edebiyatı üzerinde de etkisi olmuştur.Birçok ünlü saz şairinin (Âşık Ömer,Gevheri,Dertli vb) aruzla yazdıkları şiirlerde bu etki açıkça görülür.Tanzimat şairlerinden Abdülhakhamit'in Makber adlı yapıtı üzerinde yer yer fuzuli etkisi saptanmıştır.
fuzuli şiir ve düz yazı alanlarında da çeşitli yapıtlar vermiştir.Türkçe,Farsça ve Arapça üç divan düzenlemiştir.Türkçe divanının yazma ve basma çeşitli nüshaları vardır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HOCA SADETTİN EFENDİ

İMAMI AZAM EBU HANİFE İMAMI BUHARİ

ELİF NACİ