BABUR ŞAH
BABUR ŞAH
14 Şubat 1483 Fergana- 1530 Annesi
Cengiz Han'ın oğlu Çağatay Han torunlarından Yunus Han'ın kızı Kutlug Nigar
Hanım (Begim) dı.Babası Timur'un oğlu Miranşah'ın oğlu Ebu Said'in oğlu Fergana
Hakimi Ömer Şeyh Mirza adını taşıyordu. Hint Türk devletinin kurucusu,büyük
devlet ve siyaset adamı.Tarihin en büyük savaşlarından birini kazanan büyük
kumandan,şair,hattat,besteci ve nihayet bahçe mimarı.Ana dili olan
Çağatay Türkçe’si ile konuştu.O devirde Maveraünnehir ve Orta Asya'da Timur'un
yüzyıldan az önce bıraktığı devlet çürümüş ve dağılmıştı.Mirza denilen beyler
arasında daima çatışmalar oluyordu.Siyasi durum daima savaş ve karışıklık
manzarası gösteriyordu.Şeybaniler ve Özbekler devletleri hakimdi.Timur
İmparatorluğu arazisi Şeybaniler tarafından işgal edilmişti.Mahalli beyler
arasında birlik yoktu.
Babası Ömer Şeyh Mirza Timur'un ,annesi Kutluğ Nigar Hanım'da Cengiz'in
torunudur.İki büyük Türk hükümdarının kanını taşıyan Babur Şah,kısa süren
hayatı boyunca başardığı büyük işlerle onlara layık bir evlat olduğunu ispat
etmiştir.
Babasının bir kaza sonucu ölümü üzerine 10 Haziran 1494 tarihinde Fergana
tahtına geçtiği zaman 11 yaşındaydı.Bu yaşta olması akrabaları tarafından
tahtına saldırıları artırmıştır ve tahttan olmuştur.Babür ,bu şartlar altında
,amcası sultan Ahmet ve dayısı Mahmut Han 'la uğraştı.İki kardeşi ile mücadele
etti.Oldukça zor durumlara düştü.Tesadüfler sonucu kendini kurtardı.Bu durum
talihine büyük bir güven duymasına yol açtı.Geçirdiği birçok tehlike ve
maceralar İstikbalin iyi olacağı konusunda onu haklı çıkardı.Az sayıdaki
güvenilir adamı ve komutanları ile kalmasına rağmen yılmadı.Şeybaniler'in
işgalindeki Semerkand ve Endican'ı elde etmeye çalıştı. 1498 ile 1500–1501
yılları arasında ki teşebbüslerinde başarılı olamadı,fakat mücadelesine devam
ederek Kabil'i ele geçirdi.1504.Hint İmparatorluğu'nun ilk çekirdeği burada
atıldı.Delhi'yi aldıktan sonra kendini Hint Padişahı ilan etti.Babür'ün en
büyük özelliği 13.000 kişilik ordusu ile 150.000 kişilik orduları yenmesidir.
Babür'ün kudretini artırdığı ve Hindistan'da taraftar topladığı bir zamanda
Delhi ve Agra tahtında bulunan Sultan İbrahim Lodi ,bazı hareketleri ile Afgan
halkını ve yerlileri aleyhine çevirmişti.1524 te Babür tekrar Sind'i
geçerek,İbrahim Lodi'nin ordularını yendi.Lahor’u aldı.bütün Pencab'ı
adamlarına paylaştırdı.1525 te bazı düşmanca hareketler üzerine Kabil'den
Hindistan’ın fethi için beşinci defa yola çıktı.İbrahim Lodi'ye düşman Afgan
kabileleri ile güçlenen Babür ordusu Panipat'ta İbrahim'in kendisinden çok
üstün kuvvetlerini 100.000 kişilik ,10–15 bir kişilik küçük fakat muntazam ve
birleşik bir ordu ile büyük yenilgiye uğrattı.(12 Nisan 1526) İbrahim Lodi'nin
ölümü ile sonuçlanan ve Hindistan’ın geleceği için kesin tesir yapan bu savaşta
Babür'ün askeri dehası ,ordudaki ateşli silahlar ,toplar,tecrübeli Türk ve
Moğol Cengâverler fillerle dolu düşman ordusunu darmadağın etti.Babür başarılı
yürüyüşüne devam ileDelhi ve Ağra'ya girdi.Mağluplara ve halka büyük
âlicenaplıkla davrandı.Racput şefi Rana sanga ve Afgan emirleri ile
hesaplaştı.Oğlu Humayun kumandasındaki bir ordu,Afgan emirlerini yendi.1527 de
buyana kalesini ele geçirdi.Ardından En büyük düşmanı Rana Sanga üzerine
yürüdü.Kanva civarında 16 Mart 1527 de Racbut ordusunu bozguna uğrattı.Ateşli silahlara
ve toplara sahip Babür ordusu mükemmel savaştı.Bundan sonra Bedehşan
askerlerine yurtlarına dönme izni verdi.Kazandığı zaferler üzerine
"Gazi" unvanını aldı.
Aralık 1527 de Ağra'dan çıkarak Ocak 1528 de Çandari'ye geldi.Şehri hücum ile
aldı.Lodiler'e bağlı kalan iki emiri mağlup etti.21 Mart 1528 de Luknav'ı
zaptetti.Bu sırada Şah İsmail'in ölümünü fırsat bilen Özbekler,Horosan'ı tehdit
ediyorlardı. Babür batıya dönerek Horosan'ı Özbeklerden kurtardı.Tekrar
Semerkand'ı ele geçirmeyi düşündü.Fakat buna fırsat bulamadı.Belücların hücumu
ile karşılaştı.İbrahim in kardeşi Mahmut Lodi ile Ocak 1529 da karşılaşmak
üzere Bihar'a gitti.Fakat Mahmut çekildi.Babür Ganj nehrini geçerek 6 Mayıs
1529 da yeni bir başarı kazandı.Birçok yerli emirler itaat ettiler.Luknav
tekrar zaptedildi ve Ağra'ya geldi.
Babür 30 yılı aşan zamanda mücadeleli hayatı kendisini yıpratmıştı.Sıhhati
bozuktu.Bedahşan valisi olan büyük oğlu Hümayun Ağra'ya geldi.Altı ay şiddetli
bir hastalığa tutuldu.Bu durum Babür'ü çok üzdü.Zamanla Hümayun iyileşti.Babür
devletin ileri gelenlerini toplayarak Humayun'un kendisinden sonra
hükümdarlığını kabul ettirdi.Son zamanlarında sağlığı bozuktu.Sıtma ve müzmin
ishalden rahatsızdı.26 Aralık 1530 da henüz 48 yaşında genç denecek bir çağda
büyük bir imparatorluk kurucusu olarak vefat etti.Önce Jumna nehri'nin sol
kıyısında Nur -Afşan bahçelerine gömüldü.Altı ay sonra naşı Kabil’e
nakledildi.Torunlarından ŞAH Cihan 1646 da muhteşem bir türbe yaptırdı.
Hindistan da büyük bir imar hareketine giren Babür İstanbul'dan Mimar ve ustalar isteyerek yollar,köprüler,saraylar,bahçeler yaptırarak yurdunu baştanbaşa imar etti.
Babür bütün yaşantı ve serüvenlerini anlatan "Babürname" adlı bir de eser bıraktı.Bu eser Kültür bakanlığı tarafından yayınlandığı gibi birçok dile de çevrilmiştir.
Hindistan da büyük bir imar hareketine giren Babür İstanbul'dan Mimar ve ustalar isteyerek yollar,köprüler,saraylar,bahçeler yaptırarak yurdunu baştanbaşa imar etti.
Babür bütün yaşantı ve serüvenlerini anlatan "Babürname" adlı bir de eser bıraktı.Bu eser Kültür bakanlığı tarafından yayınlandığı gibi birçok dile de çevrilmiştir.
Yorumlar
Yorum Gönder